Türkçe | İngilizce | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
Genel | sözlü taciz | verbal abuse i. | ||
Layla was known for her verbal abuse. Leyla sözlü taciziyle tanınmıştı. More Sentences |
||||
Genel | sözlü taciz | verbal harassment i. | ||
Colloquial | ||||
Konuşma Dili | sözlü taciz | pelters [scotland] i. |
Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
General | ||
Genel | kamusal alanda sözlü taciz | catcall i. |
Slang | ||
Argo | umuma açık yerde kadınlara yapılan (özellikle sözlü) cinsel taciz | eve teasing [india] i. |